Hepimiz sadece Hiv(Aids) i biliriz ancak laboratuvarda cinsel yolla bulaşan hastalıklardan bir çok çeşit olduğunu öğrendim.Korkularım o esnada başlamıştı ki ilişkilerimde korunmama rağmen HPV ve GENİTAL HERPES hastalıklarının bana bulaşmış olduğunu öğrendim. Ne acıdır ki bana bunların tedavileri yok dediler.Hayatım başıma yıkıldı tüm son yaşanılan pişmanlıkların fayda vermeyeceği ve istediğimiz kadar çok korunalım hastalıkların her zaman bulaşabileceğini anladım. Benim gibi yaşam enerjisi yüksek birisi 15 günde yaşlı bir insan ruhuna dönüştü. İnsan bu esnada namaz ve duanın değerini anlıyor namaz kılmaya dua etmeye basladım. Derdi veren Allah dermanı da verir diye…
İnternette herpes ve hpv tedavileri kelimesini yazdım. Murat Bey’in sitesine rastladım. Youtube ‘da Murat Besler yazınca tanınmış bir doktor olduğunu öğrenmiş bulundum. Laboratuvar Çalışanları bu hastalığın tedavisi yok demişlerdi. Ama insanoğlu bir umut diye Murat Bey’in Kliniğini aradım ve kendisiyle görüştüm.Bu umutla tedaviye gittim.İlk gün Murat Bey tedavinin teorisi hakkında bilgi verdi ve ilk seansa başladık.Tedavinin ilk aşamasında Vitamin ölçümü ve bağışıklığı etkileyen faktörlerden olan alerjen testleri yapıldı.Vücudumdaki virüsün frekansları ölçüldü.Tek düze tedavinin dışında kişiye özel bir tedavi uygulanıyormuş. Seans esnasında aşırı bir rahatlama geliyor.Ama ilk haftada bağışıklık sisteminiz virüsle mücadeleye başlayınca vücut geçici yorgunluk geçiriyor.Ama şifaya değer bir yorgunluk…
Yaklaşık 8 seans sonra hem Herpes genitalis hem de Hpv den kurtuldum. Bu süreçte Murat Bey psikolojik olarak telkinlerde bulundu. Son olarak tedaviyi sağlama almak için laboratuvara gittim ve sonucum negatifti mutluluk buydu. Size tavsiyem herkesin ne dediğine bakmayın siz, Derdi veren Allah dermanı da verir. Ben bana yeniden yaşam enerjime ve sağlığıma kavuşmama vesile olan Murat beye minnettarım. Bu hastalıkları ciddiye alın ve ne olursa olsun korunmasız ve ya korunmalı olarak geçici ilişkiler yaşamayın. Çünkü bu hastalıklar eşinizin rahim ağzı kanseri olmasından tutun da çocuğunuza bu hastalıkları bulaştırmanıza sebep olabilir. Ve klasik yöntem olan siğil yaktırma tedavi etmiyor yani virüs vücudunuzda yaşamaya devam ediyor.Siğil ve ya uçuk olmasa bile bu hastalıkları taşıyor olabilirsiniz. Murat beyin Kliniğinde bu virüslerin varlığı da frekansla tespit ediliyormuş. Laboratuvarlara bir sürü paralar ödediğime pişmanım maalesef.
Son olarak kim ne diyor düşünmeyin her şeye bir vesile lazımmış namaza başlamama vesile oldu bu hastalık ve tedavi oldum geçti. Eğer ciddi bir ilişkiniz varsa veya evliyseniz bu tedaviyi olun. Mutluyum ve yakında evleniyorum ; fırsat buldukça Murat Bey’in ziyaretine gidiyorum.
Gıda alerji tedavisi olmadığını biliyordum; ta ki Facebook’ta Dr. Murat Besler’in paylaşılan gıda alerjisi tedavisini görene kadar. Daha önce gittiğim bütün dermatoloji uzmanı, doktor ve profesörlerin söylediği şey; Sana alerji yapanı bul, ondan uzak dur deniyordu. Kortizon krem çok ilerlerse kortizon iğne, çıkan alerjiye Egzama, Sedef diyorlardı. Ben gıdalarla ilgisi var diyordum inandıramadım. 3 aydan fazla Puva Işık tedavisine girdim girdikçe fazlalaşıyordu. Bana söylenen, tedaviye cevap vermiyor deniliyordu. Ben bu arada gıda alerji testleri yaptırdım. 4 kere, hepsi başka yazıyordu. İçlerinden birinde Gluten alerjisi yazıyordu….
Daha sonra Ukrayna’dan bir çuval kara buğday getirttim. Normal un değirmeni aldım, kendi unumu yaptım ve aylarca yaptığım ekmekleri yedim. Ekmekte olmuyordu yani kendimle çok uğraştım. Yaşım 60, işin garibi 12-15 yaşlarında hatırladığım erik, ceviz, çekirdek bunlar dahil diğer turunçgiller, gülgiller di etkilerdi ama şimdi hepsini rahatlıkla yiyebiliyorum. Allah’a şükürler olsun…
7. seansta bitti. Mucize gibi… Gittiğim diğer doktorlar tedavime çözüm bulamadılar. Çünkü Dünya da bunun tedavisi yok denildi. Tedavi eden bir doktor çıktı karşıma, gurur verici diğer yanı ise bunu bir Türk doktorun yapması…
Oğlum Önder Ataoğlu’na doktorumuz 3 aylık bebekken krup teşhisini koydu. Astımın hafifi dense de zaman zaman endişe dolu solunum krizleri yaşadık. Hayatımız her kış en az 2-3 kez olmak üzere antibiyotik, solunum cihazından verilen ventolin, pulmicort, zyrtec gibi ilaçları haftalarca kullanarak geçti. İlaçların bir çok yan etkisinin yanı sıra çözümün 8-9 yaşlarında kendiliğinden azalarak geçeceğine dair bir bilgiyle yaşamaya devam ediyorduk.
Sonra kendim için bir tedaviyle tanıştık Doktor Murat Besler ile. Ardından biorezonans hakkında bu yaşıma kadar hiç bir bilgim ve fikrim olmadığından dolayı çok hayıflandım. Bir çok hastalığın ilaçsız, acısız geçebildiğini bu yöntemle öğrenmiş oldum.
Şu anda 6 yaşında olan oğlum Önder’e gelince, krup hastalığı hayatından tümüyle çıktı. Hepsi doktorumuz Murat Besler’in yaklaşık 8-9 seans gittiğimiz biorezonans tekniğini uygulamasıyla sona erdi. İlaçların verdiği tüm yan etkiler yine doktorumuzun verdiği farklı yöntemlerle son buldu. Bu kış ilk kez solunum cihazını kullanmadık ve oğlum çok şükür 1 kez grip olmak dışında hastalanmadı bile.
Bundan 6 ay önce Hpv denilen sözde tedavisi olmayan hpv virüsüne yakalandım. Başta zararsız gibi gözüken bu siğillerin ileride kadınlarda rahim ağzı kanserine sebep olduğunu öğrendikten sonra panik ataklarım başladı. Geceleri tam bir kabus oluyordu. Her hafta yaktırmak için hastaneye gidiyordum fakat hiç bir çaresi yoktu ve hastaneden daha adım atmadan yenisi çıkıyordu. Gerçekten hem acı verici hemde maddi anlamda aşırı derecede sarsıcı bir hastalık. Hastalık hakkında her gece 2saat araştırma yapıyor ve tamamen kurtulmanın hiç bir yolu olmadığı şeklinde yazılarla karşılaşıyordum tamamen umutlarım tükenmeye başlamıştı ve asla kurtulamayacağımı düşünüp hayatı kendime adeta zindan etmiştim. Uzun araştırmalarım sonucu Biorezonans tedavisiyle ilgili bilgilere ulaştım ama o kadar umutsuz ve çaresizdim ki inancımı tamamen kaybetmiştim kaybedecek bir şeyim yok diye düşündüm ve biorezonans tedavisine başladım 4 seans sonrası tamamen kaybolduklarını gördüm ve çığlık atarak ağladığımı hatırlıyorum. Sayın Murat Besler hocam bütün tıp kitaplarını baştan yazdırabilecek yetenekte birisi bunu bütün kalbimle söylüyorum. Son yaptırmış olduğum smear testinde tamamen temiz olduğumu ve yıllarımı vermiş olduğum kronik mantardan da kurtulmuş olduğumu gördüm sonunda hepsi bitti. Sayın hocam Murat Besler güler yüzlü ekibi sayesinde öz güvenime tekrar kavuştum.
Hpv virüsü çoğunlukla genital bölgede olmak üzere, makat - ağız ve boğazda yerleşim göstererek siğil oluşturur. Siğil oluşturmadan sessiz (belirtisiz / semptomsuz) olarak seyir eden HPV virüs tipi de bulunmaktadır. Doku seçen bir hastalıktır. örneğin; karaciğere bulaşmaz.
HPV; hücre içine yerleşen ve çoğalan bir dna virüsüdür.
HPV virüsü sürekli olarak mutasyon geçirerek kendini geliştirir ve değişir. Bu nedenle, HPV için ilaç ve aşı geliştirilememiştir.
Genital bölgeye yerleşen ve siğil oluşturan 45 – 50 farklı tip HPV virüsü bulunmaktadır. Risk dereceleri; Az – Orta ve Yüksek olmak üzere üç sınıfta dikkate alınır. Özellikle vagina kanalına yakın (serviks) rahim ucu bölgesine yüksek riskli virüs tipleri yerleşmekte ve kanser riskini arttırmaktadır.
HPV virüsü; ağız anal ve genital bölgede hastalık yapma kabiliyetine ulaşınca, girdiği hücrenin sağlıklı yapısını bozarak siğil oluşmasına sebebiyet verebilir. Fakat genital hpv 'nin siğil oluşturmayan ve sessiz seyreden - bilhassa rahim ucu kanseri yapan inatçı ve tehlikeli tipi de bulunmaktadır.
Bu sessiz enfeksiyonlar çoğu zaman kadınların genel amaçlı yaptırdığı simir testinde tesadüfen tespit edilir.
Ağız - anal ve genital temas sonucu; cinsel ilişkiyle bulaşır. Bu alanlarda oluşan mikro travmalar sonucu bedene ve dolayısıyla hücre içine rahatça sızar. Özellikle epilasyon - ağda ve jilet teması ile temizlenen / kazınan genital bölgenin hassaslaşması ile mikro travma oluşmaktadır. Bu durum, hastalığın bulaşmasına uygun zemin hazırlamaktadır.
HPV virüsünü 'ancak' bağışıklık sistemimiz yenebilir.
Fizyolojik veya psikolojik nedenli travmalar; bu virüsünün bağışıklık sistemimiz tarafından tanınıp yok edilmesini engellemektedir. Dolayısıyla, bağışıklık sistemimizin virüsü algılayamadığı durumlarda; hasta otomatik olarak hpv virüs taşıyıcısı konumuna düşer.
Detaylı bilgi edinmek için HPV ve Papilloma Hastalığı Tedavisi makalemizi okuyabilirsiniz.
HPV TEDAVİSİNDE İZLEDİĞİMİZ ÖZENLİ YOL; KİŞİYE ÖZEL 'DOĞRU TANI' ARDINDAN, BAŞIĞIKLIK SİSTEMİNDEKİ FİZYOLOJİK VE PSİKOLOJİK TRAVMAYI ÇÖZMEK VE VİRÜSÜN YAPISINI BOZMAKTIR.
Son HPV Tip 16 hastamız (Gaziantep'ten)
Uyguladığımız tedavi sonrası HPV testini yaptırmış; tedavinin başarısını doğrulamıştır.
Kadıköy Suadiye'de bulunan kliniğimizde tedavi uygulamalarımızdan faydalanmak üzere bize ulaşabilir, randevu alabilirsiniz.
E-posta: info@drmuratbesler.com
Adres: Bağdat Caddesi, Vapur Yolu Sokak. No:3 Daire:1
Suadiye/ İstanbul
Zona tedavisi, biorezonans yöntemi ile tedavi edilebilen bir hastalıktır. Zona, varisella zoster, adı ile bilinen virüs etkenin neden olduğu, ciltte döküntü ve büller yapan cok ağrılı bir hastalıktır. Halk arasında gece yanığı olarak da bilinir.
Daha önce su çiçeği geçirerek ve bağışıklık sistemi zayıflayan kişilerde varisella zoster virüsü sinir hücrelerinin aksonlarına yerleşerek ağrılı su dolu kabarcıklara neden olur.
Su çiçeği sonrası varisella zoster virüsü vücut sinir hücrelerine yerleşip hiçbir belirti vermeksizin yıllarca inaktif de kalabilir.
Vücuda girip sinir hücrelerine yerleşen ve sessizce bekleyen zona virüsü bağışıklık sistemini zayıflatan kötü beslenme, kazalar, stres, depresyon, uykusuzluk, aşırı yorgunluk ve yaşlılık gibi nedenlerle aktif hale geçer. Vücudun birçok bölgesinde görülmekle birlikte zona genellikle sırt ve gögüste tek taraflı içi su dolu kabarıklıklar ve kızarıklıklar şeklinde kendini gösterir. Zona çok ağrılıdır. Zonanın su çiçeği gibi bulaşıcılığı yoktur.
Zona tedavisi yapılmazsa bağışıklık sistemi zayıfladığında tekrarlar
Varisella zoster virüsü sinir hücrelerine yerleşir ve tedavi edilmez ise bağışıklık sistemini zayıflatan stres, depresyon, kötü beslenme, yaşlılık, fiziki yorgunluk gibi etkenlerle sık sık ataklar yapar. Her atak sinir sistemini ve bağışıklık sistemini yıpratır. Tedavi edilmez ise görme kaybı, işitme kaybına yol açabildiği gibi akciğer, batın organları ve beyin gibi organları da etkileyebilir.
Dr. Besler’ in biorezonans yöntemi ile Zona tedavisi ile vücuttan tamamen temizlenir.
Bağışıklık sistemi varisella zoster virüsüne karşı yeterli cevap veremez. Bunun sonucu virüs sinir hücrelerine yerleşip fırsat bulduğunda hastalık belirti oluşturup sinir hücrelerinde hasar meydana getirir. Biorezonans yöntemiyle kişiye özgü ölçüm ve terapi seansları uygulanarak varisella zoster virüsü ve bağışıklık sisteminde yarattığı yük tamamen otadan kaldırılır.
Hastanın bağışıklık sisteminin gücüne bağlı olarak 4 -10 seans sürmektedir. Her seansta, varisella zoster virüsünün frekansı, bağışıklık sistemindeki buna karşı oluşturduğu elektromanyetik salınımı tekrar ölçülür. Tedavi programı ona göre yenilenir.
Unutmayınız; her hastalık kişiye özeldir ve terapi kesinlikle kişiye özel yapılmalıdır.
